Karaburun Yarımadası’nda ÖÇKA’ya Rağmen Yatırımlar Hız Kesmeden Sürüyor !..

İzmir Valiliği  Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce  04.03.2022 tarihinde yapılan duyuru ile Öres Elektrik Üretim A.Ş. tarafından Karaburun İlçesi, Parlak Mahallesi, 116 Ada 325 Parsel’de  yapılması planlanan “27,5 MWm /23,75 MWe Salman Rüzgar Enerji Santraline Yardımcı Kaynak Güneş Enerji Santrali projesi ile ilgili olarak, ÇED süreci başlatılmıştır. Proje ile ilgili ayrıca, 17.03.2022 tarihinde Parlak Mahallesi’nde “Halkın Katılımı” toplantısının yapılacağı duyurulmuştur.

ÇED Başvuru Dosyasında da belirtildiği üzere Salman RES alanı ve yapılması planlanan yardımcı Güneş Enerji Santrali,‘Karaburun – Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi’ sınırları içinde kalmaktadır. Aynı zamanda GES yapılması planlanan arazi hazineye ait mera vasıflı bir arazidir. 1/100.000 İzmir – Manisa Çevre Düzeni Planı’nda da arazi tarım alanı kullanımındadır.Mera Kanunu gereğince, mera alanları vasfı dışında kullanılamaz ve daraltılamaz. Ancak 2008 yılı sonrası yapılan yasa değişiklikleri gerekli görülen enerji yatırımları için tahsis ve kiralama işlemini mümkün kılmaktadır. Bu doğrultuda GES kurulması planlanan hazine arazisine ilişkin Mera Kanunu uyarınca Mera Tahsis Amacı Değişikliği Yapılması planlanmaktadır.

Proje alanında mülkiyet-kullanım çelişkileri mevcuttur. Önerilen GES alanı ve tüm RES proje alanları için bu projelerin sosyo-mekansal etkilerinin araştırılması gereklidir. Bölgenin temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Yarımadadaki RES proje sahaları genel olarak mera, tarım ve orman alanların üzerinde yer almaktadır Bu yatırımlar tarım ve hayvancılık faaliyetlerini olumsuz etkilemektedir. Bölgede kadimden beri kullanılan ve tescilli meralar, zeytinlik ve rüzgar enerjisi santralleri için tahsis edilmesi sebebiyle daraltılmıştır.

Ayrıca, bu alanların tahsisi ve çitlenmesi, hayvancılık ile uğraşan yöre halkının ortak kullanılan mera alanlarına ve su kaynaklarına erişimine engel olmaktadır. Söz konusu parselin mera vasfında ve yine hazine arazisi içerisinde bulunması bu eğilimin ve yarattığı problemlerin artarak devam etmesi anlamına gelmektedir.

Proje ve projeye ilişkin planlar için Özel Çevre Koruma Bölgelerini kapsayan ‘383 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ hükümleri bağlayıcıdır. İlgili kanuna göre, ilan edilen Özel Çevre Koruma Bölgeleri için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yeni planlar yapılana kadar yürürlükteki planların durdurulması ve yeni plana göre revize edilmesi gerekir. Ancak, halen yeni rüzgar enerji santralleri kurulması için yapılan imar planları yürürlükte olmasının yanı sıra yeni rüzgar türbinlerine ve güneş enerji santrallerine lisans verilmekte ve dahası inşa edilmektedir. 2019’daki koruma kararından sonra, koruma planları henüz yapılmadan 2022’de Salman RES projesinin ‘Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretim Tesisi’ ne dönüştürülmesi için önerilen GES projesine lisans verilmesi de bunun somut bir örneğidir.  Karaburun – Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi için ilgili KHK’ya uygun olarak, Karaburun ekolojisinin ve sosyo-mekansal karakterinin bütüncül ele alındığı üst ölçekli koruma planları yapılmalıdır.

Aynı zamanda bölge iki önemli kuş hassasiyet bölgesi (Foça ÖÇKB – Çeşme) arasında kalan önemli bir göç noktasıdır.

Yarımada’da mevcutta 140 rüzgar türbini bulunmaktadır. Türbinler, toplam yüzölçümü 484 km2 olan yarımada üzerinde yaklaşık 430 km2 ‘lik bir alana yayılmıştır. Yarımadanın %89’luk bölümünde 6 RES proje sahası bulunmaktadır. Mevcut rüzgar enerji santralleri orman, kadimden beri kullanılan tescilli mera alanı, tarım alanı ve doğal koruma alanı üzerindedir.

Salman RES proje sahasının ‘Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretim Tesisi’ ne dönüştürülmesine ilişkin kararının onaylanmasının diğer RES proje sahalarının da Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretim Tesisi’ ne dönüştürülmesine ve enerji üretim kapasitelerinin artışına emsal olacağı açıktır. Uygulaması çok yeni olan ‘Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretim Tesis Alanı’ önerileri bütüncül düşünülmediği takdirde, parçacı enerji yatırım kararlarıyla Karaburun ekolojisi üzerinde kümülatif etkisi öngörülemeyen ve telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açacaktır.

Diğer bir önemli konu ise Salman RES proje sahasının Sazak Köyü’nün hemen kuzeybatısında yer almasıdır. 26.09.2019 tarihinde Kentsel Sit ilan edilen Sazak Köyü’de  “Karaburun Yarımadası ve Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi” sınırları içinde yer almaktadır. Sazak Köyü için Koruma Amaçlı İmar Planları hazırlanmadan, alan bütüncül şekilde ele alınmadan kültürel miras zarar görecektir.ÇED süreci başlatılan GES projesinin ve Salman RES türbinlerinin bağlantı yolları da bu köyün ilişki kurduğu alandadır. Özel Çevre Koruma Bölgesi Koruma planında bütüncül bir yaklaşım benimsenip köy için düşünülen turizm fonksiyonu ile ‘Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretimi Tesisi’ ve yeni GES projesi kararı çelişmektedir.

Bu çerçevede, Öres Elektrik Üretim A.Ş tarafından Karaburun İlçesi Parlak Mahallesi 116 Ada 325 Parsel’de  yapılması planlanan Salman Rüzgar Enerji Santraline Yardımcı Kaynak Güneş Enerji Santrali  Projesi ile ilgili ÇED sürecinin durdurulmasını ve projenin reddedilmesini talep ediyor, Karaburun-Ildır Körfezi ÖÇKB sürecini denetleme yetkisini üzerine alan T.C Çevre ve Şehircilik İklim Değişikliği  Bakanlığı’nı, ÖÇKA ilanının gerekliliklerini yerine getirmeye bir kez daha davet ediyoruz.

Anayasanın 56. maddesiyle yurttaşlara verilen hak ve görev çerçevesinde, Yarımadamızın kendi doğal-ekonomik değerlerine dayalı kalkınma iradesini yok sayarak sadece bir enerji üretim alanına dönüştürülmesine karşı bugünümüz ve gelecek kuşaklar adına davacı olmaya devam edeceğiz.

Verilen mücadele sadece bir çevre mücadelesi olmaktan çıkmış, tüm canlıları kapsayan bir yaşam hakkı ve kırsal kalkınma olanaklarını savunma mücadelesine dönüşmüştür.

KARABURUN KENT KONSEYİ – KARABURUN YURTTAŞ DAVACILARI